İran Caddesi, Konur İş Merkezi, D:13/21, 06680 Kavaklıdere, Ankara

Penis Kırılması (Fraktürü)

Penis Kırılması (Fraktürü)

Penis kırılması, ereksiyon halindeki penisin ani olarak bükülmesi sonucu tunica albugineanın yırtılmasıyla detümesans ve corpus cavernosumdaki kanın rüptür yerinden drene olması şeklinde tanımlanabilir.

Penil fraktür erekte penise künt travma sonucu oluşur. Genellikle tunica albugineada transvers yönde bir yırtık oluşur. Tunica albugineanın kalınlığı ereksiyon esnasında 2 mm.den 0,25-0,5 mm.ye incelir ve elastikiyeti azalır. Yaralanmanın yeri penil şaftın herhangi bir yerinde olabilir. Genellikle sadece bir taraf korpus kavernosum etkilenirken her ikisi de rüptüre olabilir. Üretranın vakaların %10-22’sinde yaralanabildiği rapor edilmiştir. Penil fraktür vakaların %58’inde koitus esnasında ortaya çıkar. Genellikle penis vajinadan çıkarak pubise veya perineye çarpar. Diğer sebepler; mastürbasyon esnasında bükülme, yatakta üzerinde dönerken ve bilinçsiz nokturnal manüpilasyondur.

Hastalar klasik olarak ani kırılma ve bunu takip eden hızlı detümesans ve birlikte ağrı ile başvurur. Genellikle eşlik eden üretral yaralanmaya veya hematom veya ödeme bağlı gelişen üretral kompresyona bağlı idrar yapamazlar. Eşlik eden üretral yaralanmaya bağlı meada kan, üretroraji veya gross hematüri de izlenebilir.  

Fizik muayenede peniste ödem ve ekimoz saptanır. Genellikle hematom penil şaftta Buck fasyası tarafından sınırlandırılmıştır. Eğer Buck fasyası yırtılmışsa hematom skrotum ve perineye ilerler ve penoskrotal ödem ve ekimoza yol açar. Hematom penisi korporal yaralanmanın olduğu taraftan karşıya doğru deviye eder ve fraktürün olduğu tarafta palpe edilir.

Her ne kadar bu bulgular penil fraktürü desteklerse de derin dorsal ven rüptürü de akut penis şeklinde gelebilir. Bu yaralanma da ağrı şişme ve ekimoz şeklinde müracaat edebilir. Hematom korporal fraktürdeki gibi Buck fasyası ile sınırlıdır ve bu yüzden penil şaftta sınırlı olarak kalır.

Bu klasik penil fraktür tanımlamasının dışında daha sıklıkla klinik olarak latent seyreden ancak peniste palpabl skar dokusu-indürasyon oluşunca tanınabilen penil fraktür olguları da mevcuttur. Bu olgular hekime sıklıkla penil deviasyon nedeniyle başvururlar. Bu hastalardan alınacak detaylı bir anamnezde klasik penil fraktür tanımlamasına girebilecek bilgiler bulunabilir.

Penil fraktürün tanısında kullanılan radyolojik yöntemler (penil US VE MRI ) sınırlı başarıya sahiptirler. Penil fraktürlü hastalarda Üretral meada kan, idrar analizinde herhangi bir derecede hematüri ve/veya işeyememe durumunda eşlik eden bir üretral yaralanmadan şüphelenilmeli ve retrograt üretrografi çekilmelidir.

Penil fraktürün tedavisinde yeni literatürler erken cerrahi onarımı desteklemektedir. Penil fraktürlerde erken evalüasyon ve cerrahi onarım gereklidir. Bu yaklaşım fibrozis riskini azaltır ve penil angulasyon ve ağrıya yol açan progresif hematomu sınırlandırarak erektil fonksiyonları korumaktadır.

Penil fraktürün cerrahi tamiri, hematomun evakuasyonu, debritman ve yaralanmış tunica albugineanın tamirini kapsar.

Erken cerrahi onarımla potens, olguların çoğunda (ortalama % 97) korunabilinir. Cerrahi uygulanmayan olgularda ise bu potens oranlarına ulaşabilmek çok mümkün değildir.

Penil fraktürlerde geç komplikasyon olarak penil indürasyon ve/veya penil deviasyon görülebilir. 

Sonuç olarak penil fraktür karakteristik bulgularıyla sık görülmeyen bir durumdur. Penil fraktür şüphesinde bu yaralanma sonucu ortaya çıkabilecek komplikasyonları minimale indirebilmek için acil diagnostik evalüasyon ve cerrahi onarım gereklidir.

 

Detaylı bilgi ve randevu için tıklayınız.

Detaylı bilgi ve randevu için tıklayınız.